CHP gençliği ona emanet!

CHP gençliği ona emanet!
CHP İl Başkan Yardımcısı Yılmaz Yıldız, kendi mahallesinden neden delege olamadığını anlattı.

Yılmaz Yıldız, CHP’deki yeni dönemi ve il yönetiminde neler yapacaklarını Sarıyer Manşet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Vedat Özdemir’e değerlendirdi. CHP iktidarı için gençlere büyük iş düştüğünü belirten Yıldız, CHP’nin 1980 öncesi dinamik gençlik ruhunu geri getireceklerini ve ilk seçim kampanyasını 50 bin gençle yapacaklarını söyledi. Yıldız, Özdemir’in sorularına şu cevapları verdi. 

İstanbul İl Yöneticisi olarak CHP’de yeni dönemi nasıl değerlendiriyorsunuz?
Türkiye, 1990’lı yıllarda dünyadaki 2 kutuplu güç dengesinin sona ermesiyle birlikte, yakın coğrafyamızda adeta mengeneye alınmış yapısından sıyrılmaya başladı. Tekrar coğrafyamızdaki, tarihi ve kültürel bağlarımız olan halklarla bütünleşme eğilimi baş gösterdi ve bu son yıllarda artarak ilerlemektedir. Buna bağlı olarak; 2000’li yıllardan başlayarak ülkemiz, halkımızın demokratikleşme bilincinin gelişmesiyle önemli bir değişim sürecine girdi. Kılıçdaroğlu’nun başa gelmesi tamda bu dinamiklerden kaynaklanmaktadır. CHP’deki yeni dönemin özelliği geçmişten farklı olarak, esasta rejim kaygıları üzerinden değil, Türkiye halkının ekonomik, sosyal, kültürel meselelerine bütünlüklü çözüm geliştiren ve halkını ikna ederek sadece halkın gücüyle halk iktidarını kurma perspektifi olacaktır. Bunu yaptığımızda rejim kaygısı zaten yok olur.

Yılmaz bey kendi mahallenizde delege olamadınız şimdi İl Başkan Yardımcısı oldunuz. Bu konuda neler söylemek istersiniz?
Partimiz uzun süredir önderlik anlayışının olumsuzluklarından kaynaklanan, giderek halktan uzaklaşan ve parti içi demokrasiyi doğru dürüst işletemeyen uzun bir dönem yaşadı. Son yıllarda parti merkez yönetimi iktidar perspektifinden uzak, daha çok parti içi iktidarı hedefleyen bir örgüt yapısı yaratıldı. Benim ilçe yönetimi ile özel bir meselem yok. Bu sorun Türkiye’nin her yerinde yaşanıyordu. Artık yeni bir süreç başladı. Yeni Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu partiyi halka açacağını ve parti içi demokrasiyi geliştireceğinin sözünü kurultayda verdi. Geçen 3 ay içerisinde bu yönde kuvvetli adımların atıldığını görmekteyiz. CHP’de sağlanacak parti içi demokrasi seviyesi ülkemizin orta vadede demokratikleşmesini en büyük göstergesi olacaktır.

Yeni il yönetimi İstanbul’u nasıl yönetecek, hedefleri nelerdir?
İstanbul bir anlamda Türkiye sayılır. İl başkanımız Berham Şimşek’in de dediği gibi İstanbul’da hedefimiz yüksek. Hedef %51 oy oranı ve en az 41 milletvekili. Şunu belirtmek istiyorum, bizim ekonomik politikamız esasta orta ve alt kesimlerin çıkarlarını savunmak olacaktır. Ekonomik anlamda İstanbul’daki tüm katmanları kucaklayarak ve aynı zamanda ülkemizdeki bütün sosyal kesimlerden partimize en geniş katılımı sağlamayı hedefliyoruz.

Bu arada gençlikten sorumlu başkan yardımcısı olarak İstanbul’da nasıl bir yapılanma içerisinde olacaksınız? Gençleri nasıl bu işin içerisine çekeceksiniz?
Büyüklerimiz 1980 öncesi CHP’de gençlik kollarını anlatırken başta siyasi eğitim faaliyetleri olmak üzere çok dinamik bir gençlik örgütünden bahsederler. Bu dinamik ruhu tekrar kazanacağız. 2010’un dünyasına uygun ve araçlarını en iyi şekilde kullanarak, bütün Türkiye’nin tekrar takdirle karşılayacağı bir gençlik örgütlenmesi yaratacağız. Yıllarca ihmal ettiğimiz gençliğimizi yeniden kazanacağız. İlk seçimlerde 50 bin gençle seçim kampanyasını yapacağız. İstanbul’da bir yıl içerisinde en az 100 bin gencimizi partimize üye yapmayı hedefliyoruz.

Nasıl bir örgütlenme şekli olacak?
Örgütlenmemiz daha çok merkezi ve hiyerarşik değil, yatay ve proje bazlı, dinamik bir örgütlenme olacak. Projeler, kampanyalar, festivaller, sempozyumlar, paneller çeşitli konularda eğitim çalışmaları, yayınlar ve internet gibi birçok alanda çalışmalar yapacağız.

Önümüzde anayasa referandumu var bu konuda neler düşünüyorsunuz?
12 Eylül askeri anayasası defalarca parça parça değiştirildi. AKP’nin değişim önerileri de yamalı bohçadan öte değildir. Genel Başkanımız Türkiye halkına yeni, özgür, eşitlikçi ve demokratik bir anayasa sözü veriyor. Bütün gücümüzle referandumda “hayır” için çalışacağız. Çok partili hayata geçtiğimizden beri siyaset, antidemokratik dengeler üzerinde yürüdü. Başta asker ve son yıllarda yargı siyasete müdahale ettiler. Türkiye’deki demokrat ve özgürlükçü solun gelişmesinin önünde -kendi hatalarına rağmen- en büyük engel baskıcı devlet yapısı olmuştur. Artık askeri ve sivil bürokrasinin siyasete müdahale gücünün giderek azaldığını görmekteyiz. Bu olumlu ve uzun vadede Türkiye’nin demokratikleşmesinin önünü açmaktadır. Siyaset muhafazakârlık ve karşıtlığını yenilikçi demokrat siyasal anlayıştan oluşan, temelde bu ikili yapıya dayanan, sadece gücünü halktan alan demokratik bir siyasi yapıya kavuşması ülkemizin temel meselesidir. Partiler toplumun tümüne hitap etmez ama toplumun bütün meselelerini sahiplenir ve çözüm geliştirirler. Türkiye’nin bir ihtiyacı da özellikle tarihsel sosyal meselelerin çözümünde partiler üzerinden uzlaşı kültürünü geliştirerek, artık halkın katlanamaz noktaya geldiği bu sorunları birlikte çözmesi gerekir.

Yılmaz Yıldız kimdir?
1970 Tunceli doğumlu Yılmaz Yıldız 1975 yılına yılından bu yana Sarıyer Reşitpaşa Mahallesi’nde oturuyor. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesini mezunu olan Yıldız, ilk orta ve lise eğitimimi Sarıyer’de tamamladı. Başarılı bir ekonomist olan Yıldız, 2007 genel seçimlerinde İstanbul 2. Bölge milletvekili aday adayı oldu. Bu dönemde Kemal Kılıçdaroğlu ile tanıştı. 2009 Yerel seçimlerinde seçim koordinasyon merkezinde ve gönüllülerin Kılıçdaroğlu’nu desteklemek için oluşturdukları İstanbul Sevdalıları Platformu’nun koordinatörlüğünü yaptı.

Bu haber toplam 1284 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
3 Yorum