Sarıyer'de gastronomi günlükleri

Sarıyer'de gastronomi günlükleri
İBB ve Sarıyer Belediyesi işbirliğiyle düzenlenen 15–16 Kasım Gastronomi Günlükleri, iki gün boyunca yoğun katılımla gerçekleşen panel, gastro show ve atölyelerin ardından sona erdi.

Sarıyer’in zengin mutfak kültürü, yerel üretim hikâyeleri ve gastronomi mirası, farklı disiplinlerden uzmanlar ve yerel isimler tarafından ele alındı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın ardından başlayan Sarıyer Gastronomi Günlükleri, Sarıyer’in denizle kurduğu kadim ilişki, Boğaz kıyılarında yoğrulmuş lezzetler ve yerel lezzetler üzerine açılış sunumu ile gerçekleşti.

İBB Kültür Daire Başkanı Tolga Volkan Aslan, Sarıyer Belediye Başkanı M. Oktay Aksu ile Türk Mutfağı Araştırmacısı ve Şef Vedat Başaran’ın ilk konuşmacı olarak katıldığı etkinlik Sarıyerli vatandaşlardan yoğun ilgi gördü. Sunum konuşmasını yapan Şef Vedat Başaran, Sarıyer’in İstanbul’un en önemli gastronomi merkezlerinden biri olduğunu vurguladı. Başaran, Sarıyer’in yalnızca balıkçılığıyla değil, börek kültürü, patisörileri ve yeşil dokusuyla da benzersiz bir miras sunduğunu belirterek, “Sarıyer, İstanbul’un en önemli işletmecilerinin, üreticilerinin, balıkçılarının bulunduğu bir bölgedir. Sadece deniz ürünleri değil, tarım ürünleri açısından da çok değerli bir coğrafyadayız. Ümit ediyorum ki bu ilk etkinlik sonuncusu olmaz” dedi.

gastronomi1.jpeg

BAŞKAN AKSU: “BU SADECE BİR LEZZET BULUŞMASI DEĞİL, BİR KÜLTÜR ALIŞVERİŞİ”

Sarıyer Belediye Başkanı M. Oktay Aksu, konuşmasına “Hepiniz İstanbul’un incisi Sarıyer’e hoş geldiniz” diyerek başladı. Başkan Aksu, Gastronomi Günlükleri’nin İBB’nin çok değerli bir projesi olduğuna vurgu yaparak, “Her şeyden önce tanıtım amacı taşıyor; burada ticari bir kaygı yok. Gümüşdere’nin marulunu, pancarını, üzümünü veya Lozan Derneği’nin ekmeğini Sarıyer’de yaşayıp görmemiş komşularımız var. Bu etkinlik tam anlamıyla bir kültür alışverişi” dedi.

Başkan Aksu, Sarıyer’in komşuluk ilişkilerini koruyan yapısıyla özel bir ilçe olduğunu belirterek, “Sarıyer’in mahalle kültürü hâlâ yaşıyor. Balıkçılık kültürü çok güçlü; sekiz kooperatifimiz, on binin üzerinde balıkçı komşumuz var. Kadın balıkçılarımız da burada, hepsi bu kültürün bir parçası.” dedi.

ASLAN: GASTRONOMİ İSTANBUL’UN YAŞAM KÜLTÜRÜDÜR

İBB Kültür Daire Başkanı Volkan Aslan, projenin İstanbul’un farklı ilçelerini kendi değerleriyle öne çıkarma amacı taşıdığını belirterek, “Damaktaki tat, yaşam kültürünü belirler. İstanbul’un büyüklüğü turizmde avantaj gibi görünse de bu yoğunluğu ilçelere yaymak istiyoruz. Gastronomi Günlükleri de bunun bir parçası. İlçelerin kendi lezzetlerini, üreticilerini ve hikâyelerini görünür kılan bir çalışma yürütüyoruz” dedi. Aslan, etkinliklerle birlikte İstanbul’un gastronomi haritasının çıkartılacağını, coğrafi işaret çalışmalarının hızlanacağını söyledi.

gastronomi2.jpeg

BİRİNCİ GÜN BİRBİRİNDEN DEĞERLİ PANEL, SÖYLEŞİ VE GASTRO SHOWLARA SAHNE OLDU

Gastronomi Günlükleri’nin birinci günü Sarıyer Sofrasında Turizm Potansiyeli” başlıklı panelde konuşmacılar Sarıyer Belediye Başkan Yardımcısı Hüseyin Coşkun ile Hüseyin Gazi Coşan, Sarıyer’in kültürel miras ekseninde turizmdeki yerini ele aldılar. “Tuzun Hafızası: Lakerda Mirası” başlıklı gastro showda Ahmet ve Billur Esen, Kavak Lakerdası’nınyapımıyla ilgili incelikleri anlattılar. Moderatörlüğünü Reha Tartıcı’nın yaptığı “Boğaz’da Balık Kültürü başlıklı panelde Sarıyer Belediye Başkan Yardımcısı Hüseyin Coşkun, Necla Köseoğlu Yazıcı ve Sinan Yüksekoğlu, balıkçılık geleneği ve deniz ürünlerinin Sarıyer mutfağındaki yeri ve kadın balıkçıların deneyimlerini anlattılar. Birinci gün Bir Böreğin İki Hikâyesi, Midye Dolma Gösterisi ve Kooperatif Hikâyeleri: Birlikten Sofraya konulu söyleşilerle devam etti. Dolu dolu geçen ilk günün ardından Sarıyer Gastronomi günlükleri ikinci gününde de aynı heyecanla devam etti.

SARIYER’İN GASTRONOMİK KİMLİĞİNİ ANLATAN YEREL TATLAR ÖNE ÇIKTI

Sarıyer Gastronomi Günlükleri’nin ikinci günü açılış panelinde “Kırsal İstanbul – Üretimin Kentle Buluşması”, Bahçeköy, Demirciköy ve Gümüşdere’deki üreticilerin dayanışma ekonomisindeki yeri ve kırsal üretimin kentle ilişkisi ele alındı. “Sarıyer’in Sofrası – Göçler, Tatlar, Hafızalar” ikinci panelinde ise börek kokusuyla uyanan sabahlardan mahalle kahvaltılarına, kuşaklar arası aktarılan tariflere uzanan zengin Sarıyer sofra hafızası konuşuldu. Bilice Börek, Yeniköy Börekçisi, mübadil mutfağı ve Karadeniz sofraları, Sarıyer’in gastronomik kimliğini anlatan örnekler olarak öne çıktı.

gastronomi3.jpeg

MÜBADİL LEZZETLERİ TADIM ALANINDA

GastroShow bölümünde Sarıyer Lozan Mübadilleri Derneği, geleneksel mübadil yemekleri hazırladı ve katılımcılara ekmek ikramında bulundu. Şehir yaşamında doğayla bağ kurmanın yolları, sürdürülebilir üretim ve temiz gıdaya erişim bilinci üzerine yapılan panel, kent tarımının geleceğine dair önemli bir tartışma zemini oluşturdu. Ünlü şef Barbaros Yoloğlu, düzenlenen GastroShow’da börek yapımının püf noktalarını uygulamalı olarak anlatarak izleyicilerden büyük ilgi topladı.

BOĞAZIN SOFRASINDA İYİ YEMEK GELENEĞİ

Sarıyer’in deniz ürünleri mirası ve meze geleneği, “Boğazın Sofrasında İyi Yemek Anlayışı” panelinde masaya yatırıldı. Etkinlik alanında minikler için düzenlenen yaratıcı atölyeler ise çocuklara keyifli ve öğretici anlar yaşattı.

gastronomi4.jpeg

GÜNÜN FİNALİ: İBB TÜRK HALK MÜZİĞİ KOROSU

Gastronomi Günlükleri’nin son gününde sahneye çıkan İBB Türk Halk Müziği Korosu, seslendirdiği türkülerle güne müzik dolu bir final yaptı. Katılımcılar, iki günün ardından hem lezzet hem de müzikle zenginleşmiş bir etkinliği geride bıraktı.

Bu haber toplam 254 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT