Lale Devri
İlk yarının son beş haftası ve beş galibiyet.. Koşarak savaşarak kazanılan 15 puan… Peki bu zamana kadar nerdeydiniz diye sorarlar adama? Beş hafta önce düşmeme hesapları yapılırken hedef büyüdü, taraftar ümitlendi, futbolcular ümitlendi ve bu saatten sonra play-off hesapları yapılacak. Şimdi herkesin aklına iç sahada yani fikstürde iç saha olarak gözüken Bayrampaşa deplasmanında kaybedilen saçma sapan puanlar geliyordur. Adıyaman mağlubiyeti, Gebzespor beraberliği, Göztepe karşısında alınan mağlubiyet… Kaybedilen bu 8-9 puan haneye yazılmış olsaydı Sarıyer takımı şu an puan durumunda ilk 5 içerisinde yer alırdı. Son pişmanlık fayda etmez cümlesini kullanmayacağım çünkü kayıplarla geçen bir ilk yarının sonunda hedefleri ciddi anlamda destekleyebilecek bir tablo görüntüsü karşımıza çıkmaktadır. Ama yetmez… Eğer bu takımın son beş haftadaki performansına bakılarak takımın kadrosu güçlendirilmezse hevesler yine kursakta kalacaktır diye düşünüyorum.
Takım havaya girmişken, işler yolundayken şimdi yönetimin devreye girmesi ve iskelet kadroyu destekleyecek en az 3-4 yetenekli ve devamlılık sağlayacak oyuncuyu transfer etmeleri gerekmektedir. Ve bu transferler vakit kaybetmeden yapılmalı, bir an önce takıma adapte olmaları sağlanmalı ve çok iyi bir devre arası kamp dönemiyle takıma harmanlanmaları gerekir. Yönetimin ve teknik heyetin gözden kaçırmaması gereken bir hususa daha dikkat çekmek istiyorum.
İkinci yarı Sarıyer’i çok ağır bir fikstür beklemektedir. Şöyle ki; lig lideri Göztepe deplasmanı ve lig ikincisi Bandırma deplasmanı Sarıyer’in ikinci yarıdaki en zor maçları olacaktır. Ayrıca lig 3’sü İskenderunspor ve lig 4’sü Bugsaşspor deplasmanı da ikinci yarının Sarıyer için çok zor geçeceğini tescilliyor. Kanımca Sarıyer’in Play-off yolundaki hedeflerini gerçekleştirebilmesi için bu deplasmanlardan iyi skorlarla dönmesi gerekmektedir. 25 günlük devre arası tatili takım için çok büyük bir fırsattır ve bu fırsatın çok iyi değerlendirilmesi, göstermelik çalışmalar değil de her anlamda doğru çalışmalar yapılması gerekmektedir. Futbol acımasız bir oyundur ve hata yapıldığında maddi ve manevi anlamda büyük olumsuzluklar yaratmaktadır. Yapılan yanlış transferler kulübe büyük anlamda maddi külfet teşkil etmektedir. Bu hususlarda özenle çalışılması gerekir ve gelirin doğru yerlere harcanması borcun bitirilmesi adına yönetimin çözmesi gereken sorunlardan biridir.
Ayrıca kesin sonuca bağlanması gereken bir sorun da taraftardır. Taraftar bir kulübün marka değeridir. Bir takımın popülaritesi taraftarından belli olur. Futbolcu da taraftarını yanında görmek ister ve o tribündeki varlığı bilinen taraftar futbolcuyu pozitif yönde motive etmektedir. Büyük kulüp olmanın önemli kriterlerinden biri de taraftara sahip çıkmaktır. Ancak bu sahip çıkma işlemi sadece takım iyi giderken değil her şartta olmalı, taraftar küstürülmemeli ve taraftar da aynı olgunluğu gösterip 2 mağlubiyet alındığında takımı yalnız bırakmamalıdır yani iyi gün taraftarı imajı vermemelidir.
MAHMUT CAN SOFUOĞLU - SPOR KOORDİNATÖRÜ